Tatil bitti
Bir işadamı, oldukça yoğun ve yorucu geçen bir seneden sonra tatile çıkmaya karar verir. Eşi de kendisi gibi meşgul olduğu için birlikte tatil yapacakları bir dönem ayarlamak zor olur. İspanya kıyılarında bir otel bulur ve bulduğu ilk uçakla oraya gider. Otele yerleşirken bir aylık bir rezervasyon yaptırır. Bir hafta kadar güzelce tatil yaptıktan sonra, bir akşam yemeğinde garson kendisine bir mektup iletir. Mektubu okuyan işadamı, tatilini geçirdiği otelin yöneticisinin yanına gider. "Ne yazık ki tatil sona erdi..." Yönetici şaşırır ve üzülür. "Ama beyefendi, bir aylık rezervasyon yaptırmıştınız, ne oldu böyle aniden?" İşadamı çaresiz bakışlarla cevap verir: "Evet bir ay kalacağım, ama tatil bitti. Karım işinden izin almayı başarmış ve iki gün sonra burada olacakmış..."
Temel ve Maymun
Nasa uzay üssünde yeni bir deneme yapılıyormuş. Gönüllü başvuranlar arasından Temel, astronot adayı olarak seçilmiş. Ön elemede oldukça sıkı testleri geçen Temel; 3 aylik ikinci bir eğitim ile iyi bir astronot olabilmiş. Beklenen an gelmiş ve Temel bir maymunla birlikte uzay mekiğine binerek havalanmış. Atmosfer aşıldıktan sonra Temel'in ilk işi; kendisine sıkı sıkıya söylenildiği gibi zarfları açıp maymunun ve kendisinin görev kartlarını okumak olmuş. Maymunun görevleri: "Yerküre ile bağlantıyı sürekli kontrol altında tutmak; her 2 saatte bir yörüngedeki sapmaları ayarlamak; füze içindeki hava basıncı, ısı, iletkenlik değerlerini aşağıya bildirmek; yakıt harcamasını ve motorların sırasını belirlemek..." diye devam ederken; okumaktan sıkılan Temel, kendi görev kartını açmış : "Maymunu iyi besle!"
Ümmed-i Muhammed
Ali Mısır'da okuyan bir öğrenci. Sınavlar bitmiş ve yaz tatiline girecekler.. Babası Ali'ye telefon eder ve sınavların nasıl geçtiğini sorar. Ali de bilmediği halde "çok iyi geçti" der ve bunu üzerine babası onu İstanbul'a işlerinde yardım etmesi için çağırır. Ali gidecektir İstanbul'a ve arkadaşına son olarak şöyle der; "Ahmet sen notlarımı öğrenirsin ve beni ararsın. Eğer telefona babam çıkarsa Muhammed'in Ali'ye selamı var dersin; ben anlarım bir tane zayıfım olduğunu." Ahmet notları öğrenir ve arar. Telefona babası çıkar ve Ahmet şöyle der: - Amcacım Ali'ye söyle ona bütün Ümmed-i*1 Muhammed'in selamı var...
*1:Ümmed-i Muhammed:Ülkedeki Muhammedler
Kayınvalide
Adamın birinin evinde yangın çıkmış. Komşuları yardıma koşmayıp olayı seyretmeye başlayınca iş başa düşmüş.. İlk önce oğlunu yangının içerisinden çıkarıp dışarda beklemesini söylemiş. Dalmış tekrar duman ve ateşin içerisine, kızını çıkartmış dışarıya. Sonra karısını, sonra köpeği ve kedisini. Daha sonra dışarı hiçbir şey getirmeden 3 kere daha içeri girmiş çıkmış. Onu seyreden komşularından biri sormuş: - Niçin yanan eve girip çıkıyorsun dışarı hiçbir şey getirmiyorsun?" diye. - "Kayinvalidem içeride!" demiş adam; "arada bir girip çeviriyorum!".
Delik Delin
Uçak fabrikasında yeni bir tasarım. Herşey mükemmel. İlk test uçuşu fakat uçağın kanatları gövdeyle bağlantı yerinden kopuyor. Tüm ekip enkazın başında. Birisi "kanatla gövdenin birleştiği yerlere delik delin" diyor. Yeniden hesaplamalar, iki yıllık çalışma, test uçuşu. Ne yazık ki akıbet aynı. Kanatlar yok. Fabrikaya taşınan enkazın başındaki acayip adamdan aynı öneri. "Delik delin kardeşim." Üçüncü denemenin de akıbeti aynı olunca proje sorumluları acayip adamın dediklerini uygularlar. Sonuç tam bir BAŞARI. İnanılmaz bir sağlamlık. Acayip adamı fabrika içinde bulurlar ve proje müdürünün önüne getirirler. "Biz bu kadar Profesör ve Mühendis, bilim adamı çözemedik, sen çözdün bu sorunu; kimsin sen?" Adamcağız sıkılarak: "Tuvalet temizleyicisiyim, kahrolası tuvalet kağıtları hiç bir zaman delikli yerlerinden kopmazlar da!".
Ağaç yürümezse
Nasreddin Hoca'ya yapılan sataşmalar tükenip bitmez. Akşehirliler bir gün Hoca'ya takılır ve sorarlar: - "Hocam senin evliyalar katında ulu bir kişi olduğun söylenir aslı var mıdır?" Hoca'nın böyle bir iddiası elbette yoktur ama bir kere soruldu ya cevaplar: - "Her halde öyle olmalı." - "Böyle kişiler zaman zaman mucizeler göstererek bu özelliklerini herkese kanıtlar. Hoca madem kabullendin göster bir mucize de görelim!" Hoca: - "Pekala şimdi size bir numara yapalım" der.. Karşısında durmakta olan çınar ağacına; - "Ey ulu çınar çabuk yanıma gel!" der. Tabii ne gelen ağaç var ne giden. Hoca yürümeye başlar ağacın yanına varır. Akşehirliler: - "Ne oldu Hoca ağacı getiremedin, kendin oraya gittin!" diye gülünce Hoca: - "Bizde kibir yoktur, dağ yürümezse abdal yürür", der.
Meraklı Deve
Genç deve annesine sormuş
-"Anne niye bizim ayaklarımız bu kadar büyük?"
Anne cevap vermiş:
-"Çölde kuma batmamak için."
Genç deve tekrar sormuş:
-"Peki kirpiklerimiz niye bu kadar gür.
Anne tekrar cevap vermiş:
-"Çölde kum fırtınalarında kum kaçmasın diye."
Merakı yatışmamış olan genç deve bir soru daha sormuş:
-"Bizim niye hörgüçlerimiz var."
Anne deve sabırla yanıtlamış :
-"Çölde çok uzun süre susuz idare edebilmek için suyu hörgüçlerimizde depolarız."
Sonunda dayanamayan genç deve sormuş :
-"Peki biz bu hayvanat bahçesinde ne işimiz var?"
Çılgın moruk
Yaşlı bir amca parkta bir banka çökmüş etrafı seyrediyormuş....Derken yanına bir delikanlı gelmiş ki saçları yeşil kırmızı turuncu mavi sarı renk boyalı...
Adam çocuğa bakakalmış....çocuk da küstah bir sesle:
- "ne var moruk sen hayatında hiç çılgınca bir şey yapmadın mı" demiş.. Adam gülümsemiş: "Yaptım.. bir seferinde çok sarhoştum ve bir papağanı becermiştim.. şimdi de yoksa bu çocuk benim oğlummu diye merak ediyorum..."
Nerde o i...
Hollywood'da bir parti veriliyor,güzel bir evde. Partinin sahibi partiye heyecan ve değişim katmak için mikrofonu eline alıp başlıyor: -Arkadaşlar akvaryumdaki iki piranayı bu havuza atacağım. Havuza atlayıp karşıya çıkan arkadaş şu gördüğünüz sarışınla sabaha kadar eğlenebilir. Kimsede ses seda yok. -Bu esmeri de sunuyoruz. Yine kimsede ses yok. -Bu kumral bayanı da hadiye ediyoruz. Yine ses yok. -Bu i... de veriyoruz. Slaaaaaşş!... Adamın biri suda hızla yüzüyor ve karşıya geçiyor. Tekrar koşup havuzun öbür kenarına geliyor: -Nerede o i...? -Beyefendi o havuzun karşısında.. Adam şaşkın şaşkın: - O değil, Beni havuza iten i... nerede?
+13 :lol!:
Bedava S*x
Benzin istasyonunun önünde bir afiş: "Depoyu dolduran lotaryada tutturursa bedava s*x kazanıyor." İki kafadar benzinciye "Doldur depoyu" der, sonra bedava s*x için lotaryaya talip olur... Benzinci sorar: - "Kafamdan bir sayı tuttum, bilirseniz bedava s*x..." "Üç" derler... Benzinci, "Bilemediniz, ben beş tutmuştum." Bir hafta sonra iki kafadar yine gelir, depo yine doldurulur, yine lotarya... Bizimkiler "Yedi" der. Benzinci "Olmadı, ben altı tutmuştum". Üç gün sora yine depoyu doldururlar, yine lotarya... "Iki" derler, benzinci "Bir" der. Kafadarlardan biri arkadaşına açılır: "Yahu bu bizi kandırıyor galiba, hep başka rakam söylüyor. Hile yapmasın?" Diğeri cevap verir: "Yok canım kızkardeşim arka arkaya iki kere kazandı."
Yumuşak sert
Adam resepsiyonda bekliyormuş. Arkadasındaki güzel bayanı görememiş. Ve birden dirseği kadının göğüslerine dokunmuş. Adam: - "Hanımefendi eğer kalbiniz de göğsünüz kadar yumuşaksa beni affedersiniz", demiş. Kadın da bunun üzerine: - "Beyefendi eğer s**iniz de dirseğiniz kadar sert ise oda 406'da bekliyorum."
Scanner
Komutan emir erini çağırmış: - "Bana çabuk bir lazer yazıcı bul getir." - "Emredersin komutanım." Bir saat sonra emir eri yanında başka bir er ile gelmiş. - "Lazer yazıcıyı getirdim komutanım." - "Hani nerde lan?" - "Komutanım bu arkadaş laz bir erdir ve bizim bölükte yazıcıdır!" - "Ulan iyi ki, scanner istememişiz be!"
İkisini de
Adamın biri bir gün felç olan bir arkadaşını ziyaret etmiş. Sohbet sırasında felçli arkadaşı adama "terliklerim yukarıda kalmış, onları bana getirir misin lütfen?" diye rica etmiş... Adam yukarı çıkmış, bir de ne görsün! Felçli arkadaşının afet gibi iki kızı varmış. Hemen pratik zekasını çalıştırarak: - "Babanız beni sizinle yatmak için gönderdi" demiş. Kızlar: - "Nasıl olur! İmkanı yok!" demişler. Adam, "İnanmıyorsanız soralım" demiş ve aşağıya seslenmiş: - "İkisini de miii?". Felçli adam bağırmış: - "İkisini dee! İkisini dee!"
İyi ki jinekolog değilim
Fevkalade sosyetik bir kokteyl. Dr. Bey smokinleri içinde iki kat yakışıklı. Ağzından da bal akıyor ya. Etrafı her zamanki gibi genç ve güzel hanımlarla çevrili. Bunlardan biri: - "Ah doktor, dişim öyle ağrıyor ki günlerdir", demiş. Sonra yakalamış doktorun elini. Ağzına doğru çekmiş. Çekmekle de kalmamış. Sokmuş doktorun parmağını ağzına. Sol tarafa kaydırmış. İşaret parmağını azı dişine doğru zorla uzatıyor. - "İşte burası... Tam burası... Öyle ağrıyor ki?" Doktor parmağını kadının ağzından kurtarmaya çalışırken söyleniyor: - "Hanımefendi, iyi ki jinekolog değilim..."
+18 :lol!: :lol!:
HASTA KADIN
Afacan annesi ile babasının .evisirken seslerini duymus ve .evistiklerini anlamis babasini denemek için sabah olunca babasina sormus.
-"Baba dün gece annem neden çiglik atip inniyordu?"
-"Sorma oglum annen dün gece çok hastaydi..."
Afacan bunun üzerine cevap verir.
-Hasta kadini .ikmeye utanmiyor musun??"
BU DEĞİL
Köyü basan bir gurup terörist bütün köy halkını sıraya dizer... Grubun başı köy halkına derki...
- Hayatta kalabilmeniz için bir şansınız var. Köyün erkekleri tek sıra dizilecekler. Hepiniz mallarınızı çıkartacaksınız. Karıların gözünü bağlayacağım. Gözü bağlı olarak kadınlar hepsine elleyecek. Kim kocasınınkini elleyerek tanırsa o karı kocanın hayatını bağışlayacağım... Derken kadınlar birer birer gözleri bağlanıp getirilir.
- Birinci kadın başlar. “ Bu değil, bu değil, bu değil BU!! “ kocasını ve kendini ölümden kurtarır.
- İkinci kadın gelir. “Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, BU!”.. onlarda kurtulurlar. Üçüncü kadınıda getirdiklerinde terörist dayanamayıp adamların arasına geçer. Kadın başlar kocasını aramak için ellemeye.
- Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, Bu Bizim Köyden Değil, bu değil, bu değil, Bu....
BABAM
Küçük afacan, mutfakta yemek pisiren annesinin yanina kostu:
- Anne, anne bakicim yataginda yabanci bir adamla yatiyor. Hem de çirilçiplak.
Deme oglum, feci bir sey bu! Çocuk kahkahayi basti:
- Kandirdim seni anne. O adam yabaci degil, babam!
Zebani
Adamın biri kimi eğilirken görürse arkasına geçip .ikiyormuş. nerde ne zaman ne olursa olsun kim eğilirse hemen arkasına gecip .okuyormuş malı. neyse sonra melekler adamın yanına gelmiş demiş ki " bak eğer bir daha biri eğilirken onun arkasına geçip .ikersen seni cehenneme zebanilerin yanına atarız " demiş melek. adamda tamam birdaha asla yapmayacam demiş. aradan yine zaman gecer adamın karşısında biri eğilir adam dayanaz ve yine .iker. tabiki melekler adamı alıp cehenneme atar zebaniler yanına.
Bu adamın bide oğlu vardır oğluda kim eğilirse onu gidip .ikiyormuş. melekler bu cocuğada demiş " bak evlat babanda böyleydi şimdi cehennemde eğer sende yaparsan bir daha senide cehenneme atarız" demişler. cocuk tamamder ama oda dayanamaz ve karşısında eğilin birini .iker.
Melekler cocuğu alıp cehenneme atar.
Cocuk cehenneme girer ve derki " burası cehhen mi "
Zebani = "evet
cocuk = ama niye bu kadar soğuk benim bildiğim sıcak olur
Zebani = .ROSPU COCUĞU BABAN BIRAKMIYOR Kİ İKİ EĞİLİP ODUN ATALIM
Taksici
bigün çocuğun biri taksiye binmiş ve başlamış konuşmaya : anam öğretmen babam terzi olsa ben doktor olurdum, anam hakim babam polis olsaydı ben diş hekimi olurdum, anam sekreter babam kapıcı olsa ben kurye olurdum... sonunda taksicinin kafası kızmış ve demişki : anan .roSpu baban .ezevenk olsaydı ne olurdun
Çocuk:taksici olurdum KaPaK
Bacanak
Temel bir gün karısını ve baldızını parka gezmeye götürmüş, kendisine bir tane bira almış.
O sırada karısı ve baldızı çarpışan otolara binmeye gitmişler.
Temel ise kuytu bir köşe de oturup birasını içerken baldızının çantasını karıştırmaya başlamış ve baldızının çantasında bir adet vibratör bulmuş.
Karşısına koyup ona bakarak içmeye devam etmiş.
Bir müddet sonra karısı ve baldızı gelmiş; "Sen ne yapıyorsun burada?"
Temel: "Hiiç bacanakla dertleşiyoruz"